Ağır ceza mahkemelerinde yargılanan yahut belgeleri soruşturma evresinde olan tutuklu zanlıların ailelerine ulaşarak maddi menfaat karşılığında bu bireyleri tahliye ettirip beraat kararı aldırabilecekleri vaadiyle 78 kişiyi dolandırdıkları gerekçesiyle ortalarında 6 avukat, 1 emekli uzman çavuşun da bulunduğu 18 sanıkla ilgili Diyarbakır Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma tamamlandı.
2’si avukat 7 sanığın tutuklu olduğu davada 2 avukat hakkında da tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarıldı.
Sanık avukatların, diğer avukatların vekaletname sunduğu, kendilerinin vekaletinin bulunmadığı evraklara müdahalede bulunarak maddi menfaat temin ettikleri tespit edildi.
144 başka olayda rüşvete ve dolandırıcılığa aracılık eden ve faal pişmanlık talebinde bulanan R.T’nin itirafları üzerine soruşturmanın başladığı bildirildi.
R.T, rüşvet karşılığında tahliye kelamı verilen tutuklu yakınları ile rüşvete aracılık edenler ve 6 avukatla ilgili olayları tek tek anlattı.
Kimlerden ne kadar para alındığı ve belgenin akıbetinin ne olduğuna dair tuttuğu not defteri ile telefonundan kanıt niteliğindeki bilgiler üzerine sulh ceza hakimliğinden alınan telefon dinleme, arama ve el koyma kararıyla adliye borsası çökertildi.
Ağır ceza mahkemesince kabul edildi. Sanıkların yargılanmalarına isimli tatil sonrasında başlanacak.
İddianamede yer alan R.T’nin itirafları şöyle:
SAHTE MİT’Çİ EMEKLİ YÜZBAŞI ÇIKTI
-Avukat E,D. meskeninin yandığını ve paraya gereksinimi olduğu için benden borç istedi. 92 bin lira verdim. Bir müddet sonra beni adliye ardındaki cafeye çağırdı.
-Yanında avukat C.A.’da vardı. İkisi, polisin 4 gün sonra operasyon yapacağını, benimde gözaltına alınacağımı, evrakta binin üzerinde hata teşkil eden tape kaydımın olduğunu ve bu tapeleri sildirebileceklerini söylediler.
– Sonra beni tanıştırdıkları uzman çavuş F.K.’yı MİT’çi Yüzbaşı, B.B.’yi de komiser olarak tanıttılar. 4 gün sonra nitekim gözaltına alındım.
-Bu sefer avukat Z.D. bana ulaştı ve sulh ceza yargıcının 100 bin lira istediğini, parayı verdiğim taktirde özgür kalacağımı söyledi. Teklifini kabul ettim ve hakim beni özgür bıraktı.
-Adliyenin ardında ferdî eşyalarımı almak için otoparka gittiğimde bir polis beni bekletti ve birini arayarak, ‘Bizim adam bırakıldı’ dedi. Eşyalarımı verip beni gönderdi. Adliyenin önüne geldiğimde F. ile B. beni karşılayıp avukat Z.D’nin bürosuna götürdü.
-Benim cürüm tapelerimi sildirdiklerini, kendilerine borçlu olduğumu söylediler. Avukat Z. hakime 100 bin lira rüşvet verdiğini söyledi.
-Sonra kendisine borç verdiğim avukat E.D ise bana olan borcunu tapeleri silenlere vereceğini söyledi.
-Sonradan 98 bin lira da avukat Z.’ye ödedim. Bu olay incelenirse tepelerimin silinip silinmediği anlaşılacaktır.
HAKİM VE SAVCILARA RÜŞVET YEDİRİP TAHLİYE ALIYORDUM
-Ben o tarihlerde avukatlar arıcılığıyla hakim ve savcılara rüşvet yedirerek tahliye ve beraat kararları çıkarttırıyordum. Zati tapelerimin silindiği soruşturma da tekrar adliyeden iş takibiyle alakalıydı.
-Tutuklu Ramazan K.’nın tahliye edilmesi karşılığında avukat S.T. ile Z.D. A.B. ile S.K.’ya 110 bin dolar ile 625 bin lira para ödendi.
-Ramazan K.’nın ailesi İstanbul’un en büyük uyuşturucu baronlarından olan cinayet tutuklusu Mikail Ö.’nün adamlarıydı.
-Avukat Z.D. bu belgeyi Yargıtay’da bozdurabileceğini, belgenin geri gelmesi halinde mahkeme yargıcını ayarlayıp tahliye ettirebileceğini söyledi.
-Dosya Yargıtay’da bozulunca avukat Z. ile birlikte karayoluyla İstanbul’a gittik. Hatta tüm yakıt ve yol masraflarını ben karşıladım. Buna ait tüm faturaları sunuyorum.
HAKİMLE İMAJLI KONUŞTUM
-.Z.D beni bir yargıçla görüştürdü. Ona ‘Başkanım’ diyordu. İstanbul’da trafik polisi bizi durdurunca hakim kimliğini gösterince biz devam ettik. Hakim 1 milyon lira karşılığında tahliye kararı verdirebileceğini söyleyip Diyarbakır’a dönüp kendisinden haber beklememizi söyledi.
-Hatta Z.D’nin öbür bir evrakını daha çözdüğünü, lakin adamların tahliye olduktan sonra parayı vermeden kaçtıklarını anlattı.
-Biz geri döndük, 1 hafta sonra hakim Z.D’yi arayıp acil İstanbul’a çağırdı. Avukat Z. akimin yanındayken bana İstanbul bölge adliye mahkemesinde olduğunu kanıtlamak için pozisyon atıp imajlı aradı. Beni tahliye kararı verecek yargıçla manzaralı görüştürdü.
PARALAR ALINDI, LAKİN TAHLİYE ÇIKMADI
-Ben ekran imgesi aldım ve telefonumda kayıtlıdır. Birkaç gün sonra tutuklunun yakınları, bizim dışımızda A.B. ile de görüşmüş. Bu kişi benim tahliye kararı verdiremeyeceğimi, kendisinin bu işi çözebileceğini söylemiş. A.B, ben avukat S.T bir cafede oturduk.
-S.T telefonla birini aradı ve bize de tutuklu Ramazan K.’nın yargılandığı mahkemenin üye yargıcıyla görüştüğünü anlattı.
-Bir müddet sonra avukat S.T’nin telefonuna açıktan kimsenin öğrenemeyeceği tutuklu şahısla ilgili tüm bilgiler geldi. Bende avukat Z’ye şayet tahliye ettiremezse işi bahta bırakmamak için S.T ile A.B’yi de işe dahil ettim. Onlarda üye hakim ve kendileri için 1 milyon istedi.
-Tutuklunun babası bunu da kabul etti. Duruşmaya 1 hafta kala A.B’ye elden 25 bin dolar ve 100 bin lira teslim ettim.
-Ardından hakimin 30 bin dolar daha acil istediğini söylediler. Bu para da verildi, lakin tahliye çıkmayınca aile beni rehin aldı. Kaçıp Diyarbakır’a geldim. Parayı alan öbür bireyler iade etmedi” dedi.
-Para vermesine karşın cinayetten tutuklu oğlu tahliye edilmeyen baba Recep K.’da şebekeyle para karşılığı anlaştığını, fakat dolandırıldığını belirterek şikâyetçi oldu.
MAHKEME BAŞKANI FELÇ GEÇİRDİĞİ HALDE TAHLİYE VERDİ
İtirafçı R.T, uyuşturucudan tutuklanan Murat A.’nın tahliyesi karşılığında ailesini avukat F.K. ile görüştürdüğünü belirterek itiraflarını şöyle sürdürdü:
-200 bin liraya anlaştılar. Avukat mahkeme başkanına rüşvet vereceğini söyledi. Bir mühlet sonra liderin parayı az bulup 300 bin istediğini söyledi. Aile kabul etmeyince mahkeme liderinin ceza olarak duruşmada tahliye etmediğini, parayı artırırsa 28 gün sonra tahliye edeceğini söyledi.
Sonra 250 bin lirada anlaşınca adam tahliye edildi. Yeniden uyuşturucu tutuklusu Gökhan T.’nin mahkeme liderine verilecek 300 bin lira karşılığında tahliye edilmesi talebiyle ailesini avukat F.K ile görüştürdüm. Lidere rüşvet vereceğini söyleyince 150 bin lira peşin alındı.
-Duruşmaya 1 gün kala avukat bize ‘Mahkeme başkanı kısmi felç geçirdi, Duruşmaya gelip tahliye verirse fiyat 400 bin olur’ dedi.
-Aile en fazla 350 bin vereceğini söyledi. Duruşma günü hakikaten de kısmi felç geçiren lider geldi ve Gökhan T.’yi tahliye edince aile kalan parayı getirdi. Bu dosyada mahkeme başkanı ne kadar aldı bilmiyorum lakin olağanda hasta olduğu için adliyeye gelmeyen lider o gün duruşmaya gelerek tahliye kararı verdi.
“HAKİM SAVCIYI SIKIŞTIRIYOR DİYE EKRAN İMAJLI ATTI”
-Batman’da trafik kazasında bir çocuğun ölünce gözaltına alınan Burak İ.’nin özgür kalması karşılığında ailesinden para alındı. Bu belgeyle avukat Z. ile Avukat E.V İlgilendi. Bana yargıçla olan yazışmalarının ekran manzaralarını çekip attı ve Burak’ın hür kalması için hakimin 2 savcıyı sıkıştırdığını söyledi. 1 milyona anlaştılar.
-İtiraz üzerine adam özgür kalınca avukat Z. hakim para istiyor diyerek beni sıkıştırdı. Uyuşturucudan tutuklanan Mikail B.’nin babasından avukat C.A mahkemeye para yedireceğini söyleyip 35 bin lira aldı, adam tahliye oldu.
-Peynir bidonunda 75 kilo esrarla yakalanan İzzettin K.’dan 60 bin lira alan avukat C. beraat sözü verdi ve adam beraat etti. İstanbul’da tutuklu Erkan Y.’nin babası yanıma gelip oğlunun tahliyesi için yardım istedi.
-Bende avukat E.D’nin yanına götürdüm. E.D evrakın istinaf yahut yargıtayda olabileceğini söyleyip gidip incelemesi gerektiğini, evraka bakan hakim ve savcılara para yedireceğini söyleyip para aldı, lakin ilgilenmediği üzere parayı da iade etmeyip dolandırdı.
-Sonra avukat C.A.’ya yönlendirdim. o da para aldı ve tahliye sonrası 100 bin daha alacağını söyledi. Lakin o da ilgilenmeyip dolandırıcılık yaptı.
CİNAYET TUTUKLUSU 3 KARDEŞ ÖZGÜR KALDI
Mehmet İ.’nin uyuşturucudan aranma kaydı vardı. Avukat C.A’ya götürdüm, O da belgeye bakan savcıya para yedirip kararı kaldıracağını söyledi.
-Parayı alınca araması kaldırıldı, hatta birlikte polis noktasına gidip teyit emelli GBT sorgulaması bile yaptılar. Cinayet hatasından tutuklu Mehmet, Sedat ve Necat K. tutukluydu.
-Ailesi avukat F.K ile görüştü. Avukat mahkeme başkanına para yedireceğini söyleyip bu işi kesin çözeceğini belirterek 30 bin dolar istedi. Paranın tamamı mahkeme liderine verildi. Sonrasında 3’ü de tahliye edildi” dedi.
-UYAP sorgulamasında ismi geçen 3 kardeşin itiraz üzerine özgür kaldıkları belirlendi. R,T, organize suç örgütü lideri olmaktan tutuklanan uyuşturucu baronu Recep B.’nin Ağır Ceza Mahkemesi yargıcına 800 bin lira rüşvet verilerek tahliye edildiğini belirtti.
UYAP sorgulaması, bu itirafı doğruladı. İsmi geçen kişinin isimli denetim kararı verilmeksizin tahliye edildiği, akabinde da beraat kararı verildiği tespit edildi.
Tasarlayarak adam öldürmekten tutuklanan İrfan Ö.’nün tahliyesi karşılığında ailesinden 1 milyon 350 bin lira istendiği belirten R.T, “Avukat F.K. mahkeme liderinin arkadaşı olduğunu söyleyip bu işi çözeceğini, 800 bini hakime, 300 bini kendine alacağını, 250 bin de benim hissem olarak planlandı” dedi.
HAKİM VE SAVCILAR İÇİN HSK’DAN SORUŞTURMA MÜSAADESİ İSTENDİ
Suç örgütü lideri olmak, uyuşturucu ticareti ve fuhuş yaptırmak cürümlerinden tutuklanan İdris İ. Muhammet B. Cesim D. ile Fatih D.’nin tahliye edilmesi karşılığında 2 milyon liraya muahede yapıldığını belirten R.T, “Savcılıktan tanıdık şahıslar aracılığıyla bu belge evvelce belirlenen ağır ceza mahkemesine düşürüldü. 9 farklı hatadan tutuklu bu bireylerin tahliyesi neredeyse imkânsızken tahliye edildiler” dedi.
UYAP kayıtları incelendiğinde ismi geçen çete üyelerinin tahliye edildikleri teyit edildi. Sanıklar hakkında 20 yıldan 350 yıla kadar mahpus cezası istenirken, şebekeyle temaslı oldukları ileri sürülen hakim, savcı ve mahkeme liderleriyle ilgili de isimli ve idari istikametten soruşturma yapılması için Yargıçlar ve Savcılar Kurulu’ndan müsaade istendi.